DÖKÜLMEYİ DURDURMAK MÜMKÜN!
Bir önceki yazımızda saçın yapısı, büyüme evreleri ve saç dökülmesinin nedenlerinden bahsetmiştik. Kadın ve erkeklerde farklı şekilde seyreden saç gelişimi ve dökülme aşamalarının tedavisi de yine kişilere özel olarak ele alınmalıdır. Dökülmenin sebeplerini doğru analiz edebilmek için, öncelikle tam kan taraması yaptırılmasını öneriyoruz. Demir, demir bağlama ve TSH hormonunun çalışması kontrol edilip, uzman bir hekimle hareket etmek sizlere her zaman en iyi sonucu verecektir.
Tahlillerinde herhangi bir eksiklik olmayan kullanıcıların dökülmelerinin yoğunluğuna göre tercih edebilecekleri ürünleri incelemeye başlayalım.
ŞAMPUANLAR
Marketlere ve kozmetik mağazalarına girdiğimiz zaman bizi raflar dolusu şampuanlar ve saç kremleri karşılıyor. Her saç tipi ve problemi için ayrı ayrı formülize edilmiş bu ürünlerin içinden en doğru tercihi nasıl yapacağız? Öncelikle etiket okumasını öğrenmemiz, deterjan türevi köpürtücüler, SLS, parabenler ve boyar maddelerden uzak durmamız, bir şampuan ne kadar çok köpürüyorsa o kadar iyi temizler düşüncesinin doğru olmadığını anlamamız gerekiyor. Çamaşır deterjanlarımızı düşünelim; otomatik makineler için üretilmiş deterjanlar çok az köpürür ancak, en iyi temizliği de yine onlar sağlar.
Uzun yıllardır saç ve saçlı deri sorunları yaşayan hastaların danışanı olarak tavsiyem; temiz içerikli, saç tipinize uygun bir dermokozmetik şampuan kullanmanızdır. Ancak şu da bilinmelidir ki; sadece şampuanla saç dökülmesi sorununun önüne geçemezsiniz. Şampuanlar her zaman destek ürünlerimizdir. Şampuanların görevi; saç derisini arındırıp nefes almasını sağlamak ve arkasından kullanılacak sprey, ampul ya da serumların cilt tarafından daha iyi emilmesine yardımcı olmaktır.
AMPULLER – SERUMLAR- SPREYLER
Hemen her markanın saç dökülmesine karşı bir ürünü mutlaka vardır. Burada önemli olan saç tipiniz ve saç boyunuzdur. Ben uzun saçlarda genellikle spreyleri öneriyorum. Çünkü saçları ayırarak diplere uygulamak kullanıcılar için zor olabiliyor. Ama sprey ürünlerdeki uygulama başlığı, saçların aralarına girerek kullanıcıya uygulama rahatlığı sağlıyor. Kısa saçlar ise serum ve ampulleri rahatça tercih edebilirler. Damlatarak uygulanacağı için kafa derisinden akması gibi bir sorun yaşanmıyor. Aşağıda vereceğim listeyi bir kenara not ederseniz, etiket okurken ve ürün seçerken size çok faydası olacaktır.
-Aminexil: İnce ve zayıf saçları güçlendirir, kırılmalara karşı korur.
-Arginine: Kan akışını düzenleyerek saç kökünün besin ve mineral emilimini artırır.
-Kafein: Saç uzamasını destekler.
-Ginkgo Biloba: Saçın köke tutunmasını sağlar. Özellikle erkek dökülme ürünlerinde tercih edilir.
Madecassoside: Saç kökünde meydana gelebilecek mikro tahrişleri önler. Onarılmasına yardımcı olur.
Mineraller (Bakır-Çinko-Demir-Kalsiyum-Selenyum): Var olan saçların beslenmesini desteklerken, yeni oluşan saç tellerinin de gelişimine yardımcı olur.
Resveratrol: Güçlü antioksidan etkisi ile hücre içi oksidasyonu engeller.
Adenozin: Doğrudan saç köklerini uyararak, saç kökünün ölmesine ve dökülmesine neden olan etkenleri baskılar.
Biotin: Saç ve tırnaklarda güçlendirici ve koruyucudur. Aynı zamanda saçların beyazlamasını engeller.
TABLETLER
Dökülmenin yoğun olduğu durumlarda dışarıdan uygulanan serum ve ampül gibi ürünler yeterli olmayabilir. Bu noktada kan tahlilinin önemi öne çıkar. Vitamin ve mineral eksikliği yaşayan bir kullanıcı mutlaka doktor gözetiminde tabletlere başlamalıdır. Dışarıdan uygulanan ürünler geçici süreyle etki etseler dahi uzun vadede dökülme sorununun tekrarlaması kaçınılmaz olacaktır. Tabletlerde de serumlar gibi vitaminler, mineraller ve doğanın bitkisel reçetelerinden faydalanılmaktadır. İlk 3 ay aralıksız ve düzenli kullanım sonrası kan tahlili yenilenir ve vücuttaki değişim gözlemlenir. Yeterli seviyeye ulaşıldığı takdirde tabletleri bir anda kesmek yerine ilk hafta günde 1’e düşürmek, ikinci hafta gün aşırı içmek ve son hafta da 3 günde 1 tablet alarak kullanım sonlandırılır. İhtiyaç duyuluyorsa aralıksız tedavi 6 ay ile 1 yıl arasında değişebilmektedir.