HAMAM GELENEĞİ
Hamam, genel olarak yıkanılacak yerlere verilen isimdir ve özel bir düzenekle ısıtılmıştır. Hamam kültürünün Sümerler’ e kadar dayandığı söylenmektedir. Temizlik anlayışı, tarihin her döneminde insanlar için önemli bir olgu olmuştur.
Temizlik için kullanılan hamamlar, bizim kültürümüzde oldukça önemli bir yere sahiptir. Özellikle de Osmanlı kültüründe hamam, günlük hayatın bir parçası olmakla birlikte, edebiyatta ve dilde de önemli bir tutmuştur.
Öncelikle Osmanlılar zamanında kadınlar ve erkekler, yıkanmak için hamamı tercih ederlermiş. Aynı zamanda hamamlar, kadınların sosyalliği açısından da önemli bir tutarmış. Kadınlar orada buluşup, yemekler yer, eğlenceler düzenlerlermiş.
Perşembe akşamları, arife geceleri hamamlar sabaha kadar açık olurmuş. Ayrıca gelin hamamı, damat hamamı, kırk hamam gibi hamam adetlerimiz de bulunmaktadır. Yani hamamlar, sadece temizliğe hizmet vermemekte, aynı zamanda sosyalliğin, bir parçası olmuştur. Yani hamamın Anadolu kültüründeki yeri oldukça önemlidir.
Hamamlarımız, başka ülkelerden gelen kişilerin ne kadar dikkatini çekse de bizim kültürümüzdeki önemi eskisi kadar varlığını devam ettirmemektedir. Bizim kültürümüzde, bu gelenek yavaş yavaş önemini kaybetmektedir.
Hamamın insan vücuduna oldukça fazla yararı vardır. Öncelikle hamamlar, vücut temizliğinin en detaylı yapıldığı yerlerdir. Özellikle de günümüzde hayatın yoğun akışından dolayı “duş alma” alışkanlığı geliştirdiğimiz düşünülürse..
Hamamda sıcak suyla terleyen vücuda kese yapıldığında, vücudun kan dolaşımı hızlanır. Bu vücutta belirgin bir biçimde rahatlama sağlar. Bu işlem ile birlikte gözenekler açılır ve ölü deri vücuttan atılmış olur. Cildin genç ve sağlıklı kalmasını sağlar. Cildi ve teni güzelleştirir, pürüzsüz görünmesine yardımcı olur. Hamam sayesinde vücut toksin atmış olur. Hamamın kas ağrılarına iyi geldiği de bilinmektedir.
Hamamların vücuda faydaları saymakla bitmez. Bu faydaların dışında hamama, gittiğimizde dinlendiğimizi, rahatladığımızı ve üzerimizdeki olumsuz etkilerden kurtulduğumuzu da görürüz. Şehir hayatının yoğunluğundan, kalabalığından yaşadığımız stresi hamamlarda atabiliriz ve tam anlamıyla dinlenmiş oluruz. Arada bir de olsa kendimizi ödüllendirmenin bir yolu olarak hamamlara gidebiliriz.
Tabi ki hamam da fazla kalmanın da bir takım zararları vardır. Kalp atışı, hamamdan sonra hızlandığı için kalp hastalarına önerilmez. Ayrıca sıcaktan soğuğa, soğuktan sıcağa sık çıkmak da vücuda zarar verebilir.
Kendimize zaman ayırabildiğimizde mutlaka hamamlara gitmeliyiz. İşte o zaman her gün aldığımız duşun asla vücudumuzda hamam etkisi oluşturmadığını görmüş oluruz.